Garkın, (Karkın) Garcav, Garma, Garnas, Gurama Boyları:
Kuruluşuna ve anlamına dikkat eden okuyucular, bu Türkmen etnonim- lerinin “gar-“ ve “gura-” (yani “kaynakla-”, “birleştir-”) fiillerinden ortaya çıktığına ve bunların “karılan”, “katılan”, “çeşitli oymaklardan oluşmuş” gibi anlamlar verdiğine vakıf olsalar gerek. Garçav, Garma oymakları Ârsarılar’ın; Garnas adlı uruglar Gerkezler’in ve Ârsarılar’m; Gurama adlı uruk oymaklar Alili, Yomut, Sarık, Teke, Ânevli, Ârsarı boylarının içinde bulunmaktadırlar. Bunlardan “Garnas” etnonimi “Karaunas” şeklinde Fergana Türkleri’nde de vardır, hatta Maveraünnehir’deki Çağataylara da “Karaurıas” denmiştir. Moğolistan’da yaşayan Moğolların konuşma dillerinde “karaunas” sözcüğü, “karışık, düzensiz il” anlamında kullanılmaktadır. Türkmen Gamaslarının adı da bu sözle kökteş olsa gerek.
Başlıkta ilk defa geçen Garkın sözcüğü, eski Türkmen boyunun adı olup, o ilk defa Reşidüddin’in (14. yy.) eserinde karşımıza çıkmaktadır. Bu âlim yanında Yazıcıoğlu, Salar Baba ve Abulgazi de “Garkın”ı Oğuzhan’ın Yıldız- han adlı 3. oğlunun 4. torununun adı olarak kabul etmektedirler ve bu boyu 24 Türkmen boyunun arasında 12. sıraya yerleştirmektedirler. Adın anlamını ise “aşlı – nanlı” (yiyecek içecekli), “naz – mgmatlı” (nazlı ve nimetli) şeklinde açıklamaktadırlar. Türkmen halk rivayetlerinde garkın, Ârsarı’nın dayısı olarak kabul edilmektedir.
Kaşgarlı Mahmut’un eserinde rastlanmasa da, “Garkın” sözcüğü çok eskidir. Bunu Selçuklular göçü devrinde (11. yy.) Garkınlarm Türkiye, Irak, Suriye, Kafkaslar (Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan) ve Kırım’a, göçmelerini delil göstererek ispatlamak mümkündür. Mesela, günümüz Türkiyesi’nde 34 tane garkın adlı köy var. 16. yüzyılda bu sayı 62’lere ulaşmaktaymış. Afganistan’da ve İran’da da Garkınlar kalabalık bir grup olarak yaşamaktadırlar. Türkmenistan’da da Garkınlar bugünkü Sayat ile Garkın ve Halaç semtlerinin Çohpetde köylerinde varlıklarını sürdürmektedirler.
Sivrihisar İlçesi Karkın köyü ve civarına yerleşmişler.